Kontenjanı En Çok Azalan Bölümlerle İlgili Kısa Analiz Çalışması

Kontenjan eksilmeleri program taban sıralamalarını en çok etkileyen unsurların başında gelir. Bir konser salonu kapasitesi 200’den 100’e düşürülmüşse doğal olarak gösteri izleme hayaliyle gelenlerin bir kısmının dışarıda kalması kaçınılmazdır. Bunu 1 salon değil de 2-3 bin salon olarak düşündüğünüzde durum güzel bir konser izleme hayaliyle yanıp tutuşan gençler için çok daha dramatik olabilir.

İşte üniversite kontenjanlarındaki eksilmeyi de bu metafor üzerinden anlaşılır kılmak istedim. Geçen yıldan bu yıla lisans programlarında 45 bin daha az öğrenciye koltuk ayrıldı. Hocam 2,5 milyon öğrencinin girdiği bir sınavda 45 bin devede kulak değil midir? diye soranınızı duyuyor gibiyim. Değil. Evet! Başvuru çok yüksek ama üniversiteler zaten 2,5 milyon öğrencinin tamamını alacak bir kapasite de sunmuyorlar. Geçen yıl 100 kişiyi alabildiğimiz programlara bu yıl 81 öğrenci alacak bir kapasite sunulduğunda bu eksilme doğal olarak o okullara girişin taban sıralarının yeniden şekillenmesine yol açar. Azalma varsa taban sıralar yükselir ve yerleşmek zorlaşır, artma varsa taban sıralar düşer ve yerleşme daha kolay bir hal alır.

Kontenjan eksilmelerinin hangi puan türünde ve hangi sıralama arıklarında pozisyon alan programlarda olduğu da oldukça önemlidir. Puan türü önemlidir çünkü her puan türünün kontenjan toplamı bir diğerinin eşiti değildir. Bazılarında az, bazılarında daha çok kontenjan sunulmuştur. Az olanda 5 bin eksilme çok olandaki 10 bin eksilmeden daha büyük hasar da yaratabilir mesela.

Sıralama aralıkları da önemlidir çünkü, etkilenme nerede başlamışsa bu etki salt eksileni etkilemez, sonrasında pozisyon alacak aynı puan türünün belki de hiç kontenjanı değişmeyen diğer programlarını da etkiler. Ekonomi jargonunda sıkça duyduğumuz “domino etkisi” kavramının sınav ve tercih literatüründeki karşılığı da hemen hemen budur. Hukukta kontenjan eksilmişse Psikoloji de bundan nasibini alır mesela…

Ülkemizdeki üniversite türü ve yelpazesi çok geniştir. Bir yanda Devlet üniversiteleri, diğer yanda Vakıf üniversiteleri ve bunların başarı sıralamaları birbirinden farklı yüzlerce bölümü bulunmaktadır. Örneğin ilk 1.000. sırada gireceğiniz bir iktisat programı da bulabilirsiniz, 1 milyona yakın sırada bir iktisat programına da yerleşebilirsiniz. Hele de Devlet ve Vakıfı aynı terazide tartmaya kalktığınızda uçurum değerlerle karşılaşmanız olasıdır.

Sıralama barajı olan programlarda bu uçurum biraz minimal düzeyde olsa da sıralama barajı olmayan programlar için yelpaze oldukça geniştir. Bu da soruların tamamını yaparak üniversiteye giren öğrencileri bize göstereceği gibi 3-5 soru yaparak benzer bir bölüme yerleşme durumunu da bize gösterir.

Sıralamalar puan türü ve her aralıkta aynı oranda değişimden etkilenmez. Örneğin sayısal puan türünde daha homojen bir aday grubu olduğu için sıralama etkilenmeleri daha az olurken, eşit ağırlıklı grupta sıralamayı oluşturan kitle son derece heterojen bir kitle olduğu için küçük farklılıklar bile büyük sonuçlar doğurabilir. Yine örneğin sayısalın ilk 30-40 bininde kontenjan hareketliliği daha az bir sıralama sapmasına yol açabilecekken 100-150 binlik bölgede bu sapma daha fazla olabilir. Aynı durum Eşit Ağırlıklı puan türündeki programlar için de geçerlidir.

Daha bir çok parametre hakkında açıklama yapmam gerekir belki ama yazıyı uzatmamak adına şimdilik bu kadarıyla yetineyim.

Özetle bu kapsamda bu yılın en çok etkilenmesi muhtemel bölümlerine ilişkin bir analiz çalışması yapacağıma söz vermiştim. Bunun sonuçlarını aşağıdaki dosyada paylaşıyorum. Dosyadaki listelere ilişkin açıklamaları buraya da koyalım ki anlaşılır olsun…

Listeye geçen yıldan bu yıla kontenjanı 400’den fazla eksilen E.A.-Sayısal ve Sözel Devlet Üniversitesi programlar alınmıs, Dil’de anlamlı bir değişiklik olmadığı için Dil programlarına yer verilmemiştir. Vakıf, KKTC ve Yurtdışı üniversiteler yığınsal değerlendirme ve sıralama aralıkları etkilenmesinde hesaplamaya dahil edilmiş ama yukarıdaki çizelgenin alt ve üst taban sıralamalarında gösterilmemiştir. Listedeki programlar özel statülü (UOLP-Milli Savunma ve İçişleri Kontenjanı-KKTC uyruklular, Açık ve uzaktan öğretimler, Türk-Alman koşullu…) programlar dahil edilmemiştir. Bu nedenle hesaplanan devlet üniversitesi program ve kontenjan sayıları yukarıda yazandan kısmen daha fazla olabilir.

Yığınsal pozisyon sütunu ilgili programların puan ve sıralama sırasına göre en son öğrenciyi alan program türünün gerek 2024 gerekse 2025 yılı itibariyle kaçıncı kontenjan bölgesinde olduğunu yaklaşık olarak göstermektedir. Bu hesaplanırken sadece bu yılın tercih listesinde yer alanlar değil, 2024’te olup 2025’te olmayanlar da hesaplamanın bir parametresi olarak kullanılmıştır. Örneğin geçen yıl Binali Yıldırım Hukuk’un son kontenjanı itibariyle E.A kotenjan yığınsalı 16 bin 462 iken bu yıl aynı yığınsal kontenjan toplamının 11 bin 956 olduğunu tespit ettik. Bunun hesaplama datasını sıralarken de bu yıl oluşacak dağılım şu an bilinemeyeceği için 2024 yılının yüksekten düşüğe dağılımı dikkate alınmıştır.

Sıralamanın son durumda denkleşiğini ise renkli sütunlarda göstermek istedik. İlk turuncu sütun 2024 yılının o program türünün kategorik olarak en son sıradaki olanına son yerleşen öğrencinin sıralamasını, ikinci turuncu sütun ise kontenjan değişiminin etkisi ile hesaplanmış 2025 yılının o program türünde oluşabilecek taban sıralama aralığını göstermektedir. Maviler ise aynı programa en yüksek puanla son öğrencisi alan programın taban sırasıdır. 2025 yılı için nokta sıralama yerine aralık vermenin daha uygun olacağını düşündük.

Çok önemli hatırlatma:

Puanlar ve sıraları, sınava katılımlar, sınavın oluştuduğu dağılım trafiği, sunulan kontenjanlar ve öğrenci tercihleri belirler. Bu nedenle yukarıdaki verilere 2025 yılında oluşacak bir taban sırası gözüyle bakamamanızı önemle rica ederim. Reel sonuçlar olumlu ya da olumsuz yönde bundan çok farklı değerler çıkabilir karşımıza. Bu sadece kontenjan farklılıklarının sıralama dinamiklerine reel etkisinin yaklaşık ne olabileceğine ilişkin bir algoritmik yansımadır. Tercihin kendisi değildir. Lütfen unutmayınız…

Analiz dosyasını indirmek için tıklayınız.


Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir